Yeşilin ve mavinin binbir ahenk içinde buluştuğu Boğazın İncisi Beykoz’da, ormanların ve ağaçların uğultusuyla çeşit çeşit kuşların sesleri her daim birbirine karışır.
Beykoz’un Kuş Sevdalıları: “Kuşlar Ailelerimizin Bir Parçası”
Yeşilin ve mavinin binbir ahenk içinde buluştuğu Boğazın İncisi Beykoz’da, ormanların ve ağaçların uğultusuyla çeşit çeşit kuşların sesleri her daim birbirine karışır.
Tüm bu güzelliklerin bir arada yaşadığı ilçemizde bir “Kuş Sevenler Derneği” olmaması yakışmazdı zaten. Biz de hem kuşların huzur veren sesini dinlemek, renklerini yakından incelemek, hem de kuş sevdalılarıyla sohbet etmek için soluğu Beykoz İlçesi ve Çevresi Kuş Sevenler Derneği’nde aldık.
Bizi karşılayan dernek başkanı Abdülkadir Demirkan, yardımcısı ve aynı zamanda bir ilkokul öğretmeni olan Melih Gülsoy ve yönetim kurulu üyeleriyle yaptığımız sohbette kendileri için kuşların ve hayvan sevgisinin aile sevgisiyle eşdeğer olduğunu ifade ettiler.
Sizi tanıyabilir miyiz?
Abdulkadir Demirkan. 2004 yılından bu yana faaliyette olan ve 2006 yılından beri resmi kayıtlarda yer alan Beykoz İlçesi ve Çevresi Kuş Sevenler Derneği’nin başkanlığını yapıyorum. Derneği kurduktan sonra bir dönem başkanlığı Burhan arkadaşımız üstlendi, kendi sebeplerinden dolayı görevden ayrıldı. Görevi tekrar ben devraldım ve halen sürdürmekteyim.
Derneğin kuruluş amacı nedir?
Beykoz yeşil alan, orman ve kuşların çok ve çeşitli olduğu bir yer. Ben ve çevremdeki arkadaşlarım ki; çocukken sayımız daha fazlaydı, herkes kuş beslerdi. Bende de gençlik yıllarımdan itibaren bu arkadaşları bir çatı altında toplama fikri oluştu. Bu sevgi bizi dernek kurmaya teşvik etti.
Kuş sevgisi nasıl bir sevgi?
Babadan gelen bir sevgi kuşçuluk. Küçüklüğümden beri ilgileniyorum. Bizim yan tarafımız, burası bahçeydi o zamanlar. 1954 senesinden beri buradayız. Kuşçuluk aileden gelen bir sevgidir, tutkudur. Bu canlılar bizim için ailelerimizle eşdeğer. Biz de evde güvercin beslerdik. Dedemden babama, babamdan bana geçti. Kuşların içinde büyüyünce bize de bulaştı tabi.
Dernek çatısında nasıl faaliyetlerde bulunuyorsunuz?
Her hafta Cuma ve Pazar günleri toplanırız. Hem yönetim kurulu toplantılarımızı yaparız, hem de kuşların cıvıltısıyla vakit geçiririz. Aynı zamanda bunlara mezat günleri diyoruz. Dileyen kuşlarını getirir, burada sergiler. Dileyen de gelip izler. Kuşlarını takas edenler, beğendiğini alanlar olur. Burası insanlar için bir nevi terapi merkezi oluyor. Haftanın stresini, yorgunluğunu attıkları bir mekân, sohbet edilen bir yer oluyor. Birlikte festivallere katılırız. Türkiye’nin birçok noktasında kuş ve kuşçuluk festivalleri düzenleniyor. Biz de ilçemizde geniş katılımlı bir festival yapmak istiyoruz.
Nasıl festivaller, nerelerde yapılıyor?
Deseler Ankara’da, Eskişehir’de kuş uçuyor gidiyoruz biz. Çeşitli kuşların sergilendiği, gösteri yaptıkları festivaller bunlar. Buralarda yapılan tespitlerle kuşlar kayıt altına alınıyor. Türleri ve sayıları hakkında veri elde ediliyor. Biz de bunları takip ediyoruz. Ne yapılıyor, ne oluyor diye takip ediyoruz. Buralara katılma amacımız biz de bilinelim, hatırlanalım diye.
Kuşçulukla ilgili toplumda kötü bir imaj ve algı var mı?
Şimdi dışarıda sorsak kuşçuyu, aman kuşçu mu derler! Fakat yavaş yavaş millet de alışıyor, artık yadırgamıyorlar. İnsanların bakış açıları değişiyor. Biz kuşlara zarar vermiyoruz. Onlara gözümüz gibi bakıyoruz. Bu hayvan sevgisinden geliyor. Kuş besleyen ünlüler de var. Mesela Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım kuş besler. Belediye Başkanımız Yücel Çelikbilek de bizi bilmezdi. Duymuşlar bizi ve ziyarete geldiler, çok memnun olduk. Kendimizi anlattık.
Derneğiniz biliniyor mu? Şartlarınız biraz yetersiz gibi, ne düşünüyorsunuz?
Evet, haklısınız kira vermemek için burayı kullanıyoruz. Hepimiz gelirleri belli insanlarız. Böyle bir yer için, buralarda kira çok fazla. Burayı biraz daha değiştirerek tabanı yükseltmeyi, fiziki şartlarımızı daha uygun hale getirmeyi düşünüyoruz. Bu konuda da Başkanımızdan destek bekliyoruz. Biz kötü bir şey yapmıyoruz, kuş seven herkesi bir araya toplayarak kaynaşmaya çalışıyoruz.
Burada toplanmasanız ne yapıyor olacaktınız?
Kahvede oturacaktık.
Çalışmalarınız hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
Broşürlerimizi bastırdık, Beykoz Belediyesi desteğiyle. Bu broşürleri İstanbul’un her tarafına ulaştırdık. İlçelerin kuşçuluk derneklerine ulaştırıldı. Dolayısıyla Beykoz’da kuşçuluğun ciddi bir reklamını yaptık. Beykoz’un dışına çıkarak yarışmalara katılıyoruz. Fakat bizim arkamızda bir güç olsun istiyoruz. Maddi olarak da ciddi desteğe ihtiyacımız var. İstanbul’a dışarıdan gelen misafirlerimizin konaklaması için misafirhanemiz yok. Biz Ankara’ya gidiyoruz, derneklerin misafirhaneleri var, ağırlıyorlar gelenleri. Mesela Almanya’dan misafirlerimiz geliyor, otele yolluyoruz. Mekânımız olmadığı için çok gelen giden olmuyor, ama biz çok gidiyoruz. Mesela ben 2 haftada bir gidiyorum, her bölgede festival düzenleniyor. Bizim bu bölgede yok maalesef. Beykoz’da muhabbetçiler (muhabbet kuşu besleyenler) olarak yaptılar. Kıvrık gagalılar adıyla. Onu da Beykoz Belediyesi destekledi.
Beykoz bu festivaller için uygun bir bölge mi?
İstanbul’un genelinde popülasyon Beykoz’a yığılı. Bu oyun kuşlarını seyretmeye gelenler var sırf bunun için. Ama seyredecek yer yok. Beykoz Çayırı’nda çok güzel seyredilir. Ankara’ya gittiğimizde gördük, belediye bir arsa üzerine bahçe ve misafirhane yapmış. Ayda belli bir aidat alıyor. Kuşçular belli bir alan üzerinde kuşunu sürüyor, ailesiyle vakit geçiriyor.
Yönetim kurulunuz kaç kişiden oluşuyor?
24 kişilik yönetim kurulumuz var. Bu işe gönül veren, hayvansever her meslek ve yaştan insanlar bunlar. Hayvan sevgisine çok önem veriyoruz. Kendisi de bir hayvansever olan Başkanımızdan istediğimiz bizimle ciddi anlamda bir araya gelerek bir toplantı gerçekleştirmesidir, bu konuda talebimizi de yaptık.
Yetişkin bir kuş için ne kadar süre gerekiyor?
Bu iş dünyanın en zor işi. Bakımı falan çok zahmetli, fakat biz severek yapıyoruz. Çok fazla detayları var. Kuşu eğitmek, büyütmek, nasıl bir insan yetişiyorsa aynı şekilde kuşlarda yetiştirilir. Dönemleri var masala tüy dönemleri. Tüylenmesi büyümesi ve yeme düşmesi 21 gün sürüyor. Gelişimi 3 ay sürüyor, ondan sonra oyun eğitimi başlıyor. 1 kuş için bir yılımızı veriyoruz. Bir gün bile uçurmadığınızda kuşun performansı düşüyor. Her gün düzenli, aynı saatte uçurmanız gerekiyor. İyi bakarsanız ortalama 15-16 seneye kadar yaşıyorlar. Her 6 ayda bir aşı yapıyoruz. Bu aşı hastalıklardan koruyor. Hastalıklara yakalanması kolay olduğu için, aşıların devamlı yapılması gereklidir. İşi bilmeyen arkadaşlarımıza da elimizden geldiği kadar yardımcı oluyoruz.
Hedefleriniz nelerdir?
Beykoz’da kuşlar, ırkları ve yetiştirilmeleriyle ilgili seminerler, eğitimler düzenlemeyi amaçlıyoruz. Beykoz Kuş Festivali düzenlemeyi ve bunu geleneksel hale getirmeyi hedefliyoruz. Genellikle genç nesil ağırlıklıdır derneğimiz. Gençlerimizi kötü alışkanlıklardan uzak tutabilmek için elimizden geleni yapıyoruz. Birbirimize destek olmaya çalışıyoruz. Evet. Dışarıda boş işlerle uğraşacaklarına gelip kuşları izleyip, bu sosyal mekânda vakit geçiriyorlar.
Özel Röportaj / Muzaffer Topçu
